Allah’ın ipine yapışmak

“Ve topluca yapışın Allah’ın ipine, parçalanmayın! Allah’ın size olan nimetini hatırlayın!” (Âli İmran, 103)

Ayetteki “habl” kelimesinin Türkçedeki karşılığı “halat” ya da Anadolu’da “urgan” denilen kalın ve örgü ip. Değilse Türkçede “iplik” denilen ince ipe Arapçada “hayt” denilir.

“Allah’ın ipi” elbette vahiy. Vahyin kitabi olanı Kur’an ve hayati olanı sünnet, bu kalın ipi oluşturan sicimler…

İpsizleri geçiyoruz…

İplilere gelince… Şimdilerde kimileri iki ana sicimden oluşan ve birbirinden ayrılmaz bir biçimde kıvrılan bu ipin sicimlerini ayırmaya çalışıyor. Buna “ipin uzunluğuna bölünmesi” diyebiliriz.

Bir kısmı Allah’ın ipi olan Kur’an’ı eline alıp, “bu Allah’ın ipidir” diyor. Ama o ipe yapışmıyor. Hayati olanla işi yok. Bir işportacı mantığı ve “Yaşamak mı? Kölelerimiz ne güne duruyor?” tavrı içerisinde “kitabi olana” çağırıyor. Tarihte de bunun tersi yapılmıştı. Sünnet sicimi tek başına ele alınıp “bu Allah’ın ipidir” denilmişti. Bu işin savunuculuğunu da hadisçiler üstlenmişti.

Allah’ın ipinin başına gelenler bundan ibaret değil elbet… Şimdilerde kimileri bu ipi yapışılınca kurtulunacak, bırakılınca “ateş çukuru”na düşülecek bir “hablu metin” olarak değil, bir “cambaz ipi” olarak görüyor ve üzerinde olmadık numaralar yapıp seyirci toplamaya çalışıyor.

Bu ip cambazları, ayetlerden aletlerle öyle numaralar çekiyor, ayetlere öyle parendeler attırıyorlar ki, ağzınız hayretten bir karış açık kalıyor. Bunların elinde ayetler bir bilmece gibi çözülüyor. Mantık oyunları ve zeka jimnastiğiyle olay bir “hayat dersi” olmaktan çıkıp bir şova dönüşüyor. Yani Allah’ın ipi “ip atlamak” için kullanılıyor, sımsıkı sarılıp kurtulmak için değil..

Bir de ipin enine bölünmesi var. Yani kesilmesi…

Allah’ın ipini tutmaktan vazgeçmiyor birileri. Lakin ayetteki “cemian” (hep birlikte) emrini ya görmezden geldiği ya da işine gelmediği için Allah’ın ipinden birer parça alıyor eline. Tabi, bu ip “hep birlikte” tutunulacak bir ip olmaktan çıkıp “özel mülkiyet” haline geliyor.

Ve başlıyorlar çağırmaya: “Allah’ın ipine gelin! Bu Allah’ın ipidir!” Dumrul gibi gelenlerden 5 alıyorlar. Gelmeyenler ise nasipsiz, fasık, hatta kâfir ilan ediliyor.

İnsanlar bir tek olan “Allah’ın ipinin” nasıl olup da böyle birden fazla olduğunu anlamakta zorluk çekiyor. “Allah’ın ipi” diye çağrılan bu “hizbe özel ip”lerden hangisine tutunacağına bir türlü karar veremiyor.

Ve…

“Her hizip kendi elinde olanla sevinip/övünüyor.” (Mü’minun; 53)

1 Yorum

  • Elmalılı Hamdi Yazır : Topunuz bir Allah ipine sım sıkı tutunun, biribirinizden ayrılmayın ve Allahın üzerinizdeki ni’metini düşünün, sizler birbirinize düşmanlar iken o sizin kalblerinizin arasında ülfet husule getirib yanaştırdı da ni’meti sayesinde uyanıb kardeş oldunuz, hem sizler ateşten bir çukurun tam kenarında bulunuyordunuz da o tuttu sizi ondan kurtardı, şimdi böyle size âyetlerini beyan ediyor ki Allaha doğru gidebilesiniz.
    Sevgili Hocam, Allah’ın ipine sımsıkı sarılanlar kimler olduğuna baktığımda, doğal olarak kurtuluşa ulaşanlar olarak algılıyorum. Kurtulanların ise bir tek fırka olduğunu söyleyen de ALLAH.
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yine andolsun ki, iblis onlar aleyhindeki tahminini gerçekten doğru buldu da içlerinde müminlerden ibaret bir gruptan başkası ona uydular.
    NİTEKİM BU BİR TEK FIRKANIN İÇİNDE OLANLARIN KURTULUŞUNU NET ŞEKLİ İLE GÖSTEREN BİR DİĞER AYET İSE ŞU DEĞİL Mİ?
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : İçinizden oraya varmayacak hiçbir kimse yoktur ve bu, Rabbinin üstlenmiş olduğu kesinleşmiş bir hükümdür.
    DEMEK Kİ BÜTÜN İNSANLAR MUTLAKA CEHENNEME GİRECEKLER. BUNU DA ANLADIK.PEKİ SONRASI?
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Sonra takva sahiplerini kurtarırız ve zalimleri diz üstü bırakırız.
    TAKVA SAHİİPLERİNİ KURTARACAĞINI SÖYLÜYOR ALLAH. DEMEK Kİ İZİN GÜNÜ BU GÜN OLSA GEREK.
    ANCAK BİR SORU SORMAK İÇİN BU AÇIKLAMALARI ELİMDE BULUNAN KUR’AN MEALLERİNDEN KİMSEYİ BİR ZAN ALTINDA BIRAKMAMAK İÇİN ELMALILIN MEALİNDEN YAZIYORUM. SİZE SORUM DA BU OLACAK;
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Tağuttan, ona kulluk etmekten kaçınıp da tam gönülle Allah’a yönelenlere gelince, müjde onlaradır. Haydi müjde ver kullarıma,
    Buradan şunu anlıyorum.
    1- Taguttan yani İnsan şeytanlardan, cin şeytanlardan ve şeytan şeytanlardan kaçınmak kurtuluş için ilk şart.
    2- kalbinden gelen bir dilek ve istekle ALLAH’A YÖNELMEK DE ÜZERİMİZE FARZ.
    NEDEN?
    3- MÜJDE SAHİBİ OLABİLMEK İÇİN. SEVGİLİ PEYGAMBERİMİZİN VERDİĞİ MÜJDE CENNET MÜLDESİ DEĞİL Mİ? Bu insanlar ne yaptılar diye bakıyorum.
    taguttan kaçındılar,
    Allah’a yöneldiler,
    Allah’ın NEBİ’İNDEN TEVBE ALDILAR. CENNET İLE MÜJDELENDİLER.
    Aklıma takılan ise tam burada. Bu insanlar önceden dalalet içinde olduklarını da Kur’an’ı Kerim bizlere söylediğine göre. Kurtuluşun şartı ALLAH’A YÖNELMEK VE TEVBE ALMIŞ OLMAK DEĞİL Mİ?
    PEKİ ALLAH’IN BİR PEYGAMBERİ BÜTÜN İNSANLARA YETİŞEBİLME İMKANINA SAHİP Mİ? Özellikle Sevgili Peygamberimizin zamanını düşünecek olursak, daha Amerika kıtası bile bulunmamış olduğu bir zaman dilminde burada yaşayan insanları ALLAH’IN UYARMADIĞINI DÜŞÜNECEK OLURSAK BU ALLAH’IN EL ADL VE EL HAKK ESMALARINA AYKIRI BİR DURUM OLUŞTURMAZ MI?

    Bir de kafama takılan bir soruyu daha paylaşmak istiyorum.
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve biz her gönderdiğimiz peygamberi, ancak bulunduğu kavminin diliyle gönderdik ki, onlara iyice açıklasın; sonra da Allah dilediğini sapıklık içinde bırakır, dilediğini de hidayete erdirir. Ve O, öyle her şeye galip, tam hüküm sahibidir.

    Bütün peygamberler yaşadıkları kavmin lisanı ile gönderilmiş bunu da anlıyorum. Ancak size sorum o zaman şu olacak İSRAL KAVMİNİN VE ARAP KAVMİNİN DIŞINDA PEYGAMBER GÖNDERİLEN BİR TEK KAVİM DAHA VAR MI? BU PEYGAMBER/PEYGAMBERLER KİMLER? KUR’AN-I KERİM BU PEYGAMBERLERDEN NEDEN HİÇ BAHSETMEZ. MESELA BİZE, TÜRK KAVMİNE GELEN BİR PEYGAMBER VAR MI? ADI NEDİR? ÇÜNKÜ ALLAH KENDİ LİSANI İLE NUYURMAKTADIR. BİZ TÜRKÜZ VE ANA DİLİMİZ DE TÜRKÇE.

    Sevgili Hocam,

    Kafama takılan belki milyonlarca soru var. Bu sorulara cevap da bulamıyorum. Oysa Allah bizlere buyuruyor ki;
    Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yerde debelenen hiçbir hayvan ve iki kanadı ile uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi birer ümmet olmasınlar! Biz kitapta hiçbir eksik bırakmamışızdır. Sonra hepsi Rablerinin huzurunda toplanırlar.
    Allah Kur’an-ı Kerim’de hiçbir şeyi eksik bırakmadığını söylüyor. Kur’an-ı Kerim 604 sayfalık bir kitap dolayısı ile bir insanın ALLAH YOLUNDA NASIL TEKAMÜL EDECEĞİNİ, BUNUN İÇİN NELERİ YAPMASI GEREKTİĞİNİ, ALLAH YOLUNDA NASIL İLERLENECEĞİNİ AÇIK VE NET OLARAK SÖYLÜYOR OLMASI GEREKMEZ Mİ? BİZ BUNLARI TAM OLARAK GÖREMEDİĞİMİZE GÖRE BİZE ALLAH’IN AYETLERİNİ EKSİKSİZ OLARAK BİZLERE AÇIKLAYACAK ALLAH’IN BİR GÖREVLİSİ ŞU ANDA BİLE OLMASI GEREKMEZ Mİ?

    nNeleri nasıl yaparsak, yani Allah’ın ayetlerine ne derece karşı çıkan bir grubun içinde ise hangi yer katlarına ulaşacağımızı da ALLAH AÇIKLAMAMIŞ OLABİLİR Mİ?
    Sevgili Hocam,
    Bana bu konudaki cevaplarınızı bekliyorum. Kafam çok karışık. Yanlış bir şeyler yapan birisi olmak da istemiyorum. TV lere konuşan hocaların ise benim sorularıma cevap olamadığını ve olamayacaklarını gördüm. Sizi tanımam. Hakkınızda da bir bilgi sahibi değilim. Bir yerde adınızı duydum ( soyadınızı) Aradım baktım ki konunuz da ALLAH’IN İLMİ size yazdım ki bilgileneyim. Aydınlanabileyim.
    Allah Kur’an-ı Kerim’de hiçbir şeyi eksik bırakmadığını söylediğine göre, mümkün olduğu kadar ALLAH’IN AYETLERİ İLE CEVAP YAZARSANIZ SEVİNİRİM.
    ALLAH’A EMANET OLUN.
    DUA İLE İNŞALLAH.

Yorum Yaz